ADR, karayolu ile uluslararası tehlikeli madde taşımacılığına ilişkin bir Avrupa Anlaşması’dır. Türkiye bu anlaşmaya 2010 yılında taraf olmuştur ve 2011’den itibaren de uygulamaya alınmıştır.
ADR, karayolu ile taşınan tehlikeli maddelerin güvenli şekilde taşınmasını sağlamak amacıyla;
Tehlikeli madde taşımacılığı basite indirgenecek bir konu değildir. ADR’ye uygun bir taşıma süreci, ciddi bir disiplin, denetim ve eğitim gerektirir.
1. Sınıflandırma (UN Numarası ve Tehlike Sınıfı)
Taşınacak maddenin tehlikeli madde sınıfı belirlenir. Tehlikeli maddeler 9 ana sınıfa ayrılır.
Örneğin;
Her maddeye bir UN numarası verilir (örn: UN1203 = Benzin). Bu sınıflama olmadan süreç başlatılamaz.
2. Ambalaj ve Etiketleme
Maddelerin, ADR’de belirlenen standartlara uygun ambalajlarla taşınması gerekir.
Ambalajlar: Sızdırmaz, dayanıklı, UN onaylı ambalajlar kullanılır.
Etiketler: Tehlike sınıfı etiketleri ve UN numarası, taşıma kabı veya tank üzerine görünür şekilde yapıştırılmalıdır.
3. Taşıma Araçları (ADR Uyumlu Araçlar)
ADR taşıması yapacak araçların sahip olması gereken özel ekipmanlar:
4. SRC-5 Belgesi (Sürücü Eğitimi)
Tehlikeli madde taşıyacak şoförlerin mutlaka SRC-5 (ADR) Belgesi olması gerekir. Bu belgeyi alabilmek için:
Yetersiz eğitimli bir şoförle yapılan taşıma, hem cezai hem de hayati risk oluşturur.
5. Taşıma Belgeleri
ADR taşımasında mutlaka bulunması gereken belgeler:
6. Güzergâh ve Park Alanı Seçimi
Tehlikeli maddeler, yerleşim yerlerinden uzak yollar kullanılarak taşınmalı. Gerektiğinde güvenli park alanları tercih edilmeli. Türkiye'de bu alanlar Ulaştırma Bakanlığı tarafından belirlenmiştir.
7. Denetim ve Yükleme Öncesi Kontrol
Yükleme yapan personel de ADR eğitimi almalıdır. Taşıma öncesinde araç, ambalaj, etiketleme, belge ve donanım kontrol edilir.
Eksik varsa taşıma yapılamaz.
ADR uyumlu tehlikeli madde taşımacılığı, sadece araca değil, sürecin tamamına hâkim olmayı gerektirir. Bu alan, lojistik sektöründe yüksek disiplin, eğitim ve denetime tabi olan en kritik alanlardan biridir. Bir yanlışlık, sadece ceza değil, can ve mal kaybı demektir.